SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

HAYZ BAHSİ

<< 368 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

110 - (368) حدثنا يحيى بن يحيى وأبو بكر بن أبي شيبة وابن نمير. جميعا عن أبي معاوية. قال أبو بكر: حدثنا أبو معاوية عن الأعمش، عن شقيق؛ قال:

 كنت جالسا مع عبدالله وأبي موسى. فقال أبو موسى: يا أبا عبدالرحمن! أرأيت لو أن رجلا أجنب فلم يجد الماء شهرا. كيف يصنع بالصلاة؟ فقال عبدالله: لا يتيمم وإن لم يجد الماء شهرا. فقال أبو موسى: فكيف بهذه الآية في سورة المائدة. {فلم تجدوا ماء فتيمموا صعيدا طيبا} [5/المائدة/ الآية-6] فقال عبدالله: لو رخص لهم في هذه الآية، لأوشك، إذا برد عليهم الماء، أن يتيمموا بالصعيد. فقال أبو موسى لعبدالله: ألم تسمع قول عمار: بعثني رسول الله صلى الله عليه وسلم في حاجة فأجنبت. فلم أجد الماء. فتمرغت في الصعيد كما تمرغ الدابة. ثم أتيت النبي صلى الله عليه وسلم فذكرت ذلك له. فقال "إنما كان يكفيك أن تقول بيديك هكذا" ثم ضرب بيديه الأرض ضربة واحدة. ثم مسح الشمال على اليمين، وظاهر كفيه، ووجهه؟ فقال عبدالله: أولم تر عمر لم يقنع بقول عمار؟.

 

{110}

Bize Yahya b. Yahya ile Ebu Bekr b. Ebî Şeybe ve İbni Nümeyr toptan Ebu Muaviye'den rivayet ettiler. Ebu Bekr dediki: Bize Ebu Muaviye A'meş'den, o da Şekîk'den naklen rivayet etti. demiş ki;

 

Ben Abdullah ve Ebu Musa ile birlikte oturuyordum. Ebu Musa'ya:

 

«Ya Eba Abdirrahman bir adam cünüp olsada bir ay su bulamasa ne buyurursun.

 

«— Bu adam namazı ne yapacak.» dedi Abdullah:

 

— «Bir ay suyu bulamasada teyemmüm edemez» cevabını verdi. Bunun üzerine Ebu Musa :

 

  «Ya Maide süresindeki şu :

 

(Eğer su bulamazsanız temiz toprağa teyemmüm [ Maide 6 ] ediverin) ayetine ne dersin?.» dedi Abdullah:

 

  Eğer bu ayette bu adamlara ruhsat verilmiş olsa nerdeyse suyu soğuk buldukları zaman toprakla teyemmüme kalkışırlar.» dedi. Bu sefer Ebu Musa Abdullah'a şunu söyledi.:

 

  «Sen  Ammar'ın: Beni Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir hacet peşinde gönderdi. Ben cünüp oldumda su bulamadım ve toprakda hayvan yuvarlanır gibi yuvarlandım. Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Selletn)'e gelerek bu vak'ayı kendisine anlattım. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Ellerinle şöyle yapman sana yeterdi.» buyurdular dediğini işittin mi? Sonra elerini bir defa yere vurarak sol eliyle sağ eline, avuçlarının dışına ve yüzüne mesh etti. Abdullah'da:

 

  «Ya sen Ömer'in Ammar'ın sözüne kanaat getirmediğini görmedin mi?» Cevabını verdi.

 

 

111 - (368) وحدثنا أبو كامل الجحدري. حدثنا عبدالواحد. حدثنا الأعمش عن شقيق. قال: قال  أبو موسى لعبدالله. وساق الحديث بقصته. نحو حديث أبي معاوية. غير أنه قال:

 فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إنما كان يكفيك أن تقول هكذا" وضرب بيديه إلى الأرض. فنفض يديه فمسح وجهه وكفيه.

 

{111}

Bize Ebu Kamil el-Cahderî dahî rivayet etti. (Dediki): bize Abdülvahid  rivayet etti. (Dediki): Bize A'meş Şekik'ten rivayet etti. Şekik; Ebu Musa, Abdullah'a şöyle dedi diyerek. Hadîsi bütün kıssası ile Ebu Muaviye hadisi gibi rivayet etmiş şu kadar varki O: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Şöyle yapman sana yeterdi.» buyurdu, demiş. Ve ellerini yere vurmuş. Sonra ellerini silkerek yüzüne ve kollarına mesh etmiş.

 

 

112 - (368) حدثني عبدالله بن هاشم العبدي. حدثنا يحيى (يعني ابن سعيد القطان) عن شعبة. قال: حدثني الحكم عن ذر، عن سعيد بن عبدالرحمن بن أبزي، عن أبيه؛ أن رجلا أتى عمر فقال:

 إني أجنبت فلم أجد ماء. فقال: لا تصل. فقال عمار: أما تذكر، يا أمير المؤمنين! إذ أنا وأنت في سرية فأجنبنا. فلم نجد ماء. فأما أنت فلم تصل. وأما أنا فتمعكت في التراب وصليت. فقال النبي صلى الله عليه وسلم "إنما كان يكفيك أن تضرب بيديك الأرض. ثم تنفخ. ثم تمسح بهما وجهك وكفيك" فقال عمر: اتق الله. يا عمار! قال: إن شئت لم أحدث به. قال الحكم: وحدثنيه ابن عبدالرحمن بن أبزي عن أبيه، مثل حديث ذر. قال: وحدثني سلمة عن ذر، في هذا الإسناد الذي ذكر الحكم. فقال عمر: نوليك ما توليت.

 

{112}

Bana Abdullah b. Haşimı el-Abdî rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya yani İbni Saîd el-Kattan, Şu'be'den rivayet etti. Demişki bana Hakem Zerr'den o da Said b. Abdirrahman b. Ebza'dan, o da babasından naklen rivayet etti ki:

 

;Bir adam Ömer'e gelerek:

 

  Ben cünüb oldum da su bulamadım, demiş. Ömer :

 

— Namaz kılma, cevabını vermiş. Bunun üzerine Ammar :

 

  Hatırlarmısın ya Emirel-Muminin! Hani senle ben bir seriyyedeydik ve ikimizde cünüb olmuş fakat su bulamamıştık, sen namaz kılmamıştın ama ben toprakda yuvarlanarak namazımı kılmıştım da  Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Sana sadece ellerini yere vurman, sonra üfürerek onlarla yüzüne ve kollarına mesh etmen yeterdi.» buyurmuştu, demiş. Bunun üzerine Ömer:

 

  Allahtan kork ya Ammar» demiş Ammar:

 

  İstersen bunu hiç söylemiyeyim mukabelesinde bulunmuş. Hakem diyor ki: Bu hadisi bana İbni Abdirrahman b. Ebza da babasından Zerr'in hadisi gibi rivayet etti (Dediki): Bana Seleme de Zerr'den naklen Hakem'in zikrettiği bu isnadla rivayet etti. Ömer: (Ammar'a) :

 

«Üzerine aldığın mesuliyeti sana bırakıyoruz» demiş.

 

 

113 - (368) وحدثني إسحاق بن منصور. حدثنا النضر بن شميل. أخبرنا شعبة عن الحكم. قال: سمعت ذرا عن ابن عبدالرحمن بن أبزي. قال: قال الحكم:

 وقد سمعته من ابن عبدالرحمن بن أبزي عن أبيه؛ أن رجلا أتى عمر فقال: إني أجنبت فلم أجد ماء. وساق الحديث. وزاد فيه: قال عمار: يا أمير المؤمنين! إن شئت، لما جعل الله علي من حقك، لا أحدث به أحدا. ولم يذكر: حدثني سلمة عن ذر.

 

{113}

Bana Ishak b. Mansur'da rivayet etti (Dediki): Bize Nadr b. Şümeyl rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be Hakem'den naklen haber verdi demişki: Zerr'i İbni Abdurrahman b. Ebza'dan naklen rivayet ederken dinledim. Şunları söyledi: Hakem dedi ki: «Ben bu hadîsi İbni Abdurrahman b. Ebza'dan, o da babasından naklen rivayet ederken dinledim ki:

 

Bir adam Ömer'e gelerek:

 

  Ben cünüb oldum da su bulamadım; demiş, İbni Abdirrahman hadisi rivayet etti ve ona şunu ziyade eyledi. Ammar :

 

— Ya Emîre'l Mü'min'in istersen Allah'ın üzerime farz kıldığı (İtaat) hakkın için ben bunul kimseye söylemiyeyim, demiş. Fakat «Bana Seleme Zerr'den rivayet etti.» cümlesini söylemedi.

 

 

İzah:

Bu Hadisi Buhari «Kitabü't-Teyemmüm» ve «Kitabü't - Tahare»de; Ebu Davud, Tirmîzi, Nesaî ve İbni Mace «Kitabü't-Tahare» de tahric etmişlerdir.

 

Hadîsin birçok muhtelif rivayetleri vardır. Kütüb-ü Sitte sahibleri onu kimi uzun kimi muhtasar olarak rivayet etmişlerdir. Buhari ile Müslîm'in rivayetleri dahi muhtasardır. Bazı rivayetlerinde çölden bir bedevi gelerek Hz. Ömer (R.A.)'a sual sorduğu, keza bazı rivayetlerinde teyemmüm için ellerin toprağa bir defa, diğer rivayetlerinde iki defa vurulacağı zikredilmektedir. Ebu Davud bu hadisin tamamını Abdurrahman b. Ebza (R.A.)'dan rivayet etmiştir. O rivayetde Abdirrahman (R.A.) şöyle demiştir:

 

«Ömer (R.A.)'ın yanındaydım. Ona bir adam gelerek; Biz bir yerde bir veya iki ay kalıyoruz, cünüp oluyor su bulamıyoruz, dedi. Ömer: Ben su bulmadıkça namaz kılmam diye cevap verdi. Bunun üzerine Ammar ;

 

«Ya Emire'l-Mu'minin hatırlamazmısın hani seninle ikimiz develerin başındaydık. İkimiz de cünüp olduk. Ben yerde yuvarlandım. Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelerek bunu kendisine anlattım» da:

 

«Sana sadece şöyle yapman yeterdi.» buyurarak ellerini yere vurmuş sonra onları üfleyerek yüzüne ve yarıya kadar kollarına mesh etmişti, dedi. Ömer:

 

«Ya Ammar Allah'tan kork.» mukabelesinde bulundu. Ammar :

 

«Ya Emire'l-Mu'minin! İstersen vallahi ben bunu ebediyyen kimseye söylemem» dedi.

 

Ömer: «Hayır vallahi biz senin üzerine aldığın mesuliyeti sana bırakıyoruz.» dedi.